elevizyon, bilgisayar akıllı telefon üzere şeylerin şimdi hayatımızın kesimi olmadığı günlerde beşerler bir anlatıcının etrafında toplanırdı ve birbirinden çeşitli öyküler anlatılırdı.
Günümüzde bu aktiflik neredeyse yok olmak üzereyse de dinlediğimiz öykülerle öbür hayatlara dahil olma diğer diyarlara gitme isteğimiz bakidir. Bu kelamlı geleneği yaşatmak için hepimiz uğraş göstermeliyiz.
KÖPRÜLER KURAN ÖYKÜLER
Kıssalar, bizi birbirimize bağlayan, ortamızda köprüler kuran metinlerdir aslında. Bir insanın etrafında toplanıp anlattığı öyküleri dinlemenin, birlikte öteki diyarlara gitmenin, günlük hayatın karmaşasını, kederlerini unutmanın verdiği keyif muazzamdır.
GEÇMİŞİNİ HATIRLAMAYAN ADAM
Keşke Unutsam’ın geçmişini hatırlamayan adam ve bayanı da hastanenin bahçesindeki bankta oturup durumlarına kederlenmek yerine birbirlerine kıssalar anlatmaya karar verecekti. Hallerine ağlamak yerine eğlenmeyi tercih edeceklerdi.
KENDİ HAYAL GÜCÜ
Kim olduklarını hatırlamasalar da birileri olma oyunu oynamak onlara iyi gelecek, birbirlerine yakınlaştıracaktı. Bu kıssalara Kuzgun da bankın yanı başındaki meşenin kolundan eşlik edecek, kendi hayal gücünü de katarak kurguladığı yerler eşliğinde dinlediklerini bizlere anlatacaktı.
“BAĞLA KEMERİNİ, UÇUŞA GEÇİYORUZ”
“Burada, bu hastanenin şu köşesinde, şu uzun yeşil bankta tanışan, dertleşen; birbirine derman olmaya, dost olmaya çalışan, hengame eden, küsen çok insan gördüm ancak bunlar gibisini hiç görmedim. Oyun oynayacaklar, şahane! Oyunlara bayılırım ben. Kim olduklarını hatırlayana kadar ‘Birileri Olma Oyunu’ oynayacaklar. Oturup ağlamak yerine hayalleriyle dans edip eğlenecekler. En az onlar kadar heyecanlıyım. Kendi kıssalarını yazacaklar, ben de bu kıssalara dahil olacağım ve yazdıkları öykülerin yerlerini ben kurgulayacağım. Hatta anlatıcılık yeteneğimle onların kıssalarını gerçek bir sanat yapıtına çevireceğim. Güzelce yerleş yanıma, bastığım kol sağlam, merak etme! Benim çayım açık olsun, şekeri içine atma. Kaşık istemez, kıtlama severim ben. Bağla kemerini, uçuşa geçiyoruz.”
Ergül Tosun
kitap sayfaı için irtibat:
Ensonhaber