Antalya’da yaşayan Tarık ve Ceylan Özdemir çifti 2017 yılı aralık ayında birinci çocuklarının dünyaya gelmesinin memnunluğunu yaşadı.

Sağlıklı olan erkek çocuklarına Cet ismini veren genç çift, günler ilerledikçe çocuklarının davranışlarında farklılıklar gözlemledi.

İKİ CINS HASTALIK TESPİT EDİLDİ

Savlara nazaran, doğumun gerçekleştiği özel hastanede son derece sağlıklı dünyaya geldiği söylenen minik Ata’yı öbür bir hastaneye götüren Özdemir çiftinin bebeklerinde, epilepsi ve kesin bir tedavisi bulunmayan mikrosefali (baş küçüklüğü) hastalığı teşhis edildi.

Dünyaları bir anda kararan Özdemir çifti, hastaneyi ihmalle suçlayarak hukuksal süreç başlattı.

MİNİK ATA’NIN SESİNE HASRET KALDILAR

Birçok kere ağır bakıma kaldırılan Cet, bu güçlü süreçleri atlatmayı başardı. Hekimleri bile şaşırtan direnciyle, hayatta kalabilme uğraşı örneği gösteren minik savaşçı, ilerleyen periyotlarda yutkunma zahmeti yaşamaya başladı.

Hekimlerin trakeostomi kararını istemeden de olsa kabul etmek zorunda kalan Özdemir çifti, yapılan süreç sonrası çocuklarının sesine hasret kaldı.

AĞLAMA SESİNE UYANDILAR

Yaklaşık 4 aydır çok kısık sesler dışında Ata’dan ses duyamayan anne ve baba, bir sabah ağlama sesleriyle uyandı. Birinci başta hayal gördüğünü zanneden çift, uyandıklarında seslerin gerçek ve çocuklarından geldiğini anlayınca büyük memnunluk yaşadı.

O anları cep telefonuyla kaydeden anne Ceylan Özdemir, oğlundan 4 ay sonrası gelen ağlama sesiyle sevinç gözyaşı döktü.

“BUNU 4 AYDIR YAŞAMIYORDUK”

Anne Ceylan Özdemir, “Hiç beklemiyorduk. Sesler çıkıyor ancak hayal görüyoruz zannettik. Cet mı uyandı, dışarıdan çocuklardan mı geliyor anlayamadık. Yaklaşık 5 dakika kadar kaygısını anlatmaya çalıştı. Ses çıkarabilmesi, sıkıntısını anlatabilmesi, canı acıdığında bunu muhakkak etmesi çok hoş bir şey. Zira biz bunu 4 aydır yaşamıyorduk. Trakeostomi açıldıktan sonra tam sesi kesilmişti, zira tabibimiz sesi çıkmayabilir demişti. Bu bizi çok üzmüştü. Bunu duymak bir anne için çok ağır bir şey. Lakin Cet sabah bizi sesiyle uyandırdı” dedi.

“DUYDUĞUM EN HARIKA SESTİ”

Ceylan Özdemir, yaşadığı his yüklü anları anlatmaya şu sözlerle anlattı:

“Bu geçen müddette Ata’nın sesini duyamıyoruz diye çok üzülmüştük. Sesiyle uyandırdı beni. O hoş sesini duyabildik. Hayatımda duyduğum en harika sesti. Bir gün oğlumun ağlayıp, onun o sesine sevineceğim, bununla memnun olacağım hiç aklıma gelmezdi. Bu türlü hayaller kurmamıştım. Artık en büyük hayalim onun sesinin devam ettirmesi. Artık yeniden ortada sesler çıkartıyor ve dünyanın en keyifli annesi ben oluyorum. Sesi, nefesi her şeye bedel, dünyalar hoşu bir çocuk zira. Güya bir rüyadaydım ve hiç uyanmak istemedim. Lakin uyandığımda o duyduğum ses gerçekti ve oğlumun sesiydi. Allah kimseyi evladının sesinden yoksun etmesin.”

Ensonhaber