İstanbul’da yaşayan 8 evlat, 18 torun sahibi 76 yaşındaki Nizamettin Ergün’ün karnından çıkan kitle herkesi şaşkına çevirdi.

Koronavirüs salgını nedeniyle bir vadedir konuttan dışarı çıkamayan Ergün, karnındaki şişkinliğin nedeninin hareketsizlik olduğunu düşündü.

GAZ ŞİKAYETİYLE HASTANEYE BAŞVURDU

Kabızlık meselesi yaşayan, karnı şişen Nizamettin Ergün, olağanlaşma süreciyle birlikte gaz şikâyetiyle hastaneye gitti. Yapılan bilgisayarlı tomografi ve MR sonucunda Ergün’ün karnında 10 kilogramlık bir kitle tespit edildi.

10 KİLO TARTISINDA KİTLE ÇIKARILDI

Karnın içindeki böbrek, bağırsak üzere organlara zarar verdiği belirlenen kitleden evvel kesim alınarak biyopsi yapıldı. Ergün, cerrahi süreç gerektiren kitle için hasta ameliyata alındı. Hayati riski bulunan Ergün, 8 saatlik operasyonla sıhhatine kavuştu. Hastanın karnının içerisinden farklı ayrı 15, 30 ve 50 santimlik, neredeyse 3 evlat büyüklüğünde 10 kilo yükünde bir kitle çıkartıldı.

EVLATLARI KİLO ALDIĞINI DÜŞÜNDÜ

Kitle nedeniyle yürürken, otururken velev yatarken dahi zorlandığını anlatan Nizamettin Ergün, “Hep karnımda gaz şişkinliği var diye düşündüm. Sonrasında da bu sıcak havada üşümeye başladım. Karnım şişiyordu, uyurken yatakta sadece sağ tarafıma yatabiliyordum, sol tarafa yatamıyordum. Soğuk bir şey içmem mümkün değildi. Bu sıcakta konutta ceket ile oturuyordum. Konuttan dışarı çıkamadığımdan evlatlarım; ‘baba biraz kilo aldın’ diyorlardı. 65 yaş üstü olduğumdan dışarı çıkmak da istemedim. O devir konutta kaldıkça tümör süratle büyümüş demek ki. Olağanlaşma devrine makbul geçmez evlatlarım beni hastaneye getirdi. Kitleyi görmedim ancak evlatlarım büyüklüğünden bahsedince çok şaşırdım. Bir insan karnında bu kadar büyük bir kitleyi nasıl taşır? Ameliyat sonrası o kadar rahatladım ki, evvelki halimle kendimi hiç karşılaştıramıyorum. Artık çok iyiyim.” diye konuştu.

“KİTLE BÖBREK VE BAĞIRSAĞIN NOKTASINI DEĞİŞTİRMİŞ”

Yapılan tetkikler sonrası Nizamettin Ergün’ün ameliyatını gerçekleştiren Umumî Cerrahi Mütehassısı Prof. Dr. Turgut İpek, “Kitle o kadar büyüktü ki, böbreği ön tarafa itmiş, bütün bağırsakları almış sol tarafa götürmüştü. Münasebetiyle karın içinde bağırsakların hareket edebileceği bir taraf kalmamıştı. Böbreğe o denli bir basmıştı ki, hasta idrar çıkartamayacak duruma gelmişti.” dedi.

“AMELİYAT HAYATİ RİSKLER BARINDIRIYORDU”

Ameliyatın hastanın yaşı ve tümörün büyüklüğü sebebiyle birtakım riskler barındırdığını anlatan İpek, “Ameliyat riskli miydi? Evet, 8 saat süren bir ameliyattan bahsediyoruz. 1. önceliğimiz arkada hiç tümör bırakmadan kitleyi çıkarmaktı. Santim santim ilerlediğimiz bir ameliyat oldu. Şayet bu büyüklükte bir tümör sair organları koparsaydı, ani kanamalara neden olarak hastayı kaybedebilirdik. Çok emniyetli fakat uzun süren hem anestezi aşamasını hem de cerrahiyi meşakkate sokabilecek zorlukta bir tümörü muvaffakiyetle aldık.” değerlendirmesinde bulundu.

Ensonhaber