A Ulusal Kadro Teknik Yöneticisi Stefan Kuntz ile Hamit Altıntop özel bir tertipte soruları yanıtladı.

Kuntz açıklamalarında Ulusal Kadro’ya oyuncu seçerken titiz ve dikkatli davrandıklarını belirtti.

“KİMSENİN TOPLUMSAL MEDYADAN PAYLAŞIM YAPARAK KENDİNİ GÖSTERMESİ GEREKMİYOR”

Stefan Kuntz açıklamalarında, “Ekibimle şu ana kadar 35’e yakın canlı, bir o kadar da banttan maç izledik. Her oyuncuyu tanıyoruz, kimsenin toplumsal medyada paylaşım yaparak bize kendini göstermesi gerekmiyor. Onun, maç başladığında alanda performansıyla kendini göstermesi gerekiyor.

Berkan Kutlu’nun Avrupa maçlarında 16 kilometre koştuğunu görünce, bu çocuğun ne istediğini, nereye gitmek istediğini çok iyi anlıyorum. Oyuncular, ulusal ekipte olup olmayacaklarının kararlılığını lakin yeşil alanda gösterebilirler.

“TÜRKİYE’DE MAÇLAR YAVAŞ VE SIKICI DENİLİYOR”

Türkiye’de maçlar yavaş ve sıkıcı deniliyor. Bu, oyuncularla ilgili. Kim kaç kilometre koşmuş bunu artık görebiliyoruz. Kadrosu 4-0, 5-0 öndeyken hala koşan oyuncular, kendi düzeyini yükseltir. Bu da ulusal kadroya yansır.

Hamit Altıntop ile birlikte ortak pahalar oluşturduk ve oyuncularımızdan beklediğimiz şey; hakemi rahat bırakmaları.

“STEFAN KUNTZ HER ŞEYİ BİLEMEZ”

Kenan Koçak, Türkiye’deki bütün teknik yöneticilerle bağlantı halinde. Stefan Kuntz, her şeyi bilemez. Bu yüzden takviye alıyorum. Teknik yöneticilere de ‘Milli gruba kim gelebilir?’ diye sordum. Eğitime yük veren kulüplerin iyi oyuncular çıkardığını görüyoruz.” dedi.

“BEN KISITLAMALARA KARŞIYIM”

Hamit Altıntop ise açıklamalarında, “Müstakil meskende oturabilirsiniz lakin illa bahçıvan olmanıza gerek yok. Yalnızca yanlışsız bahçıvanı bulmak kâfi. Futbolda da bu böyledir. Gerçek eğitim almış, bilime ehemmiyet veren birini hakikat konuma yerleştirip denetlemek gerekir.

Ben kısıtlamalara karşıyım fakat gerçekler maalesef farklı. 2012’de Galatasaray’a transfer olduğumda 5 yabancı kuralı vardı, 2015’te 14 olarak değiştirildi. Bu tabloyu kıyasladığımızda sonuç olumlu olmadığı için bence gerçek bir yol aldık.

4 büyükler, başarılı oldukları için büyük diye anılıyor. Öteki bir düzeye çıkmışlar, bu nedenle ulusal gruba oradan daha çok oyuncu seçilmesi olağan.” tabirlerini kullandı.

Ensonhaber