Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’in Afganistan Özel Temsilcisi Zamir Kabulov, düzenlediği basın toplantısında geçen hafta Afganistan sorunuyla ilgili Moskova Formatı’nda yapılan toplantıyı kıymetlendirdi.

Toplantının sonuçları ortasına idaredeki Taliban’dan terörle çaba, uyuşturucu kaçakçılığı, yeni hükümetin daha kapsayıcı olması ve temel insan hakları normlarına uyması hususlarının dahil edildiğini belirten Kabulov, Taliban’ın da pek çok bahiste daha evvelki açıklamalarını doğruladığını kaydetti. Kabulov, “Bunlar değerli anlardı, bu yüzden çalışmaya devam etmeye karar verdik.” tabirlerini kullandı.

“TALİBAN’IN AÇIKLAMALARI YOK SAYILAMAZ”

Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’in Valday Kulübü’nün toplantısında Taliban hakkındaki konuşmasının Kabil’de olumlu karşılandığını anımsatan Kabulov, Taliban’ın bu taraftaki açıklamaları yalnızca Rus tarafından değil, Moskova’daki toplantıda öteki bölge ülkeleri temsilcilerinden de yok sayamayacakları fikirleri duyduklarını aktardı.

Moskova Formatı’na Hindistan temsilcisinin katılmasının bölgesel uzlaşmanın olgunlaştığının göstergesi olduğunu söyleyen Kabulov, Afganistan’a çatışma sonrasında tekrar yapılanma için sosyo-ekonomik takviye sağlamak gayesiyle memleketler arası bağış konferansı hazırlığı için Birleşmiş Milletler’e (BM) başvurma teşebbüsü kararının da toplantıda alındığını lisana getirdi.

PAKİSTAN’DA GENİŞLETİLMİŞ ÜÇLÜ TOPLANTI

Afganistan’da çatışma sonrası yine yapılanma konusunu bir sonraki etapta çözülmesi gereken ana sorun olarak tanımlayan Kabulov, bu bağlamda Pakistan’ın başşehri İslamabad’da kasım ayının ikinci yarısında genişletilmiş üçlü toplantı yapılmasının planlandığını bildirdi. Kabulov, bu toplantıya ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisinin de katılmaya hazır olduğunu bildirdi.

Kabulov, “ABD’nin, Afgan halkına yalnızca insani yardım değil, artık ve gelecekte de acil yardıma devam etme taahhüdü konusunda en üst seviyede yapılan beyanları gerçekleştirmeye niyetli olduğunu umuyoruz.” diye konuştu.

Ayrıyeten Kabulov, Rusya’nın Afganistan’a komşu ülkelerle İran’da yapılacak toplantıya davet edildiğini ve bu toplantıya katılacağını belirtti.

“TALİBAN, DEAŞ İLE UĞRAŞ EDİYOR”

Afganistan’daki toplumsal ekonomik durumun epey ağır olduğuna dikkat çeken Kabulov, askeri politik durumun daha da berbat olduğuna işaret etti. Kabulov, ülkede DEAŞ tarafından organize terör taarruzları yapıldığını belirterek, “DEAŞ yüzünü açıkça gösterdi. Taliban DEAŞ’a karşı amansız bir savaş veriyor. Kayıplar veriyor. Bu Taliban’ın DEAŞ ile savaştığını ve uğraş ettiğini gösteriyor.” sözlerini kullandı.

“TALİBAN, BM’NİN TERÖR LİSTESİNDEN ÇIKARILMALI”

Taliban’ın, Birleşmiş Milletler terör listesinden çıkarılması için genelde BM Güvenlik Kurulu üyelerinin resmi teşebbüste bulunduğunu anlatan Kabulov, “Tüm uğraşlarımız buna odaklanacak. Birinci olarak Taliban’ın dünya toplumunun beklediği kriterleri karşılamaya başlayıp başlamadığı konusunda hem fikir olmalıyız. Bu teknik bir sorun. Fakat bu mahzur değil. BM üst seviye yetkililerinin açıklamalarından anladığım kadarıyla buna yönelik bir iç hazırlık var.” dedi.

“ABD VE AVRUPA ÜLKELERİ İKİ YÜZLÜ”

Taliban’ın statüsü ne olursa olsun ABD ve Avrupa’daki finans varlıklarının ülkenin ulusal varlıkları olduğunu, Taliban’ın olmadığını vurgulayan Kabulov, 8 milyar doların ABD’de 1,5 milyar doların ise Avrupa’da olduğunu belirtti.

Kabulov, Afgan halkının refahı hakkında çok tasa duyanların “ikiyüzlü” olduğunu tabir ederek, şunları lisana getirdi:

“Şimdi Taliban’ın yalnızca kamu bölümü çalışanlarına maaş borçlarını geri ödemek için hemen 300 milyon dolara gereksinimi var. Kimi cezalandırıyorlar, yeni hükümet mi yoksa Afgan halkını mı? İkincisi olduğu anlaşılıyor. Batı, Afganistan’daki yeni yetkilileri açlıkla imtihan etmek istiyorsa, bu aykırı tepecektir. Taliban’a istikrarı korumak için uyuşturucu sanayisini geliştirmek ve böylelikle bir şeyler kazanmaktan diğer bir fırsat bırakmayacaklar. Batı şayet bunu istiyorsa gerçek yolda değildir. Oranı her geçen gün artan fakir nüfusun bir kısmının iki seçeneği var: Geçimini sağlamak için terör örgütlerine katılmak ya da Avrupa’ya kitlesel göç gerçekleştirmek.”

Ensonhaber